Nalan Çelik
likendim
temiz hava habercisi
ağaç gövdeleri konukluğu fark edilmeyen göçmen
sinek kuşlarına komşu
kayalardan toprak ufalayan tırmanıştan
vitrinli dolaplarda unutulmuş biblolar kıpırtısızlığına
karanlık çekmecelerde bekleşen
kızılderili takılarım beni öldü sanıyor
uzayan
uzadıkça konuşan
soldukça askılarını kıran
araç kapısına sıkışıp
yerleri süpürmeye razı çiçekli elbiselerim
hes kodu fişlenmişliğinde
otobüs kabulüne bip sesi hazırlığı
duyduğum yalnızca siren sesi
sait faik’in hişt hişt’ini
bir tek kapaklarla kumrular mı duyuyor artık
martılar dallara konamıyormuş yelda
denedim martılar konamıyor