Uzunca bir aradan sonra merhaba. Bu arada Femtrak “Editörden” yazılarını İnci yazıverdi sağolsun. Benim kalem tutacak halim yoktu geçirdiğim kazadan sonra. Ama arkadaşlarım bana moral olsun diye Kasım ayında Femtrak’ı neredeyse Berin özel sayısı yapmışlar. Çok mutlu oldum, teşekkür ederim.
Ben 2022’yi böyle kapattım. Doğrusunu isterseniz hem umut ve hem de endişeyle dolu 2023’e girmek istedim mi, bilmiyorum. Güzel şeyler olsun artık diyelim. Hakettik nefes almayı.
Bu arada canımızın içi arkadaşımız Yelda Karataş’ı da kargalar gagaladı. Femur kemiğinden ameliyat oldu. Artık ona da “biyonik kadın” desek yeridir. Şu ağrıları bir bitse, çıkacağız dağlara, baharda kekik ve kır çiçekleri toplayacağız. Sanmayın ki yatağında rahat duruyor, Yelda dediğimiz bu cadı, feci üretken. Hasta yatağında da durmadı, yazdı da yazdı… Hem de çok iyi yazdı. Birkaçını bu sayıda yayınlayacağız. Geçmiş olsun güzel arkadaşım. Ama bir daha olmasın lütfen…
Geçen yıl aramıza yeni arkadaşlar katılmıştı. Farkettiniz şüphesiz. Kimi yazarlarımız, Femtrak’a bir dokunuyor bir yok oluyor. Gerçekten de her ay belirlenen bir konuda yazmak kolay değil. Yapman, yetiştirmen gereken işlerinden zaman ayıracak, yazacaksın. Olsun, biz böyle de mutluyuz. Kırmızı çizgilerimizi aşmayan her katkı kabulümüz. Belki farketmişsinizdir, Femtrak’ın bir özelliği var. Bizim, “hiç yayınlanmamış yazılar yollayın bize” diye bir kompleksimiz yok. Kaynak göstererek, yazarlarımızın daha önce yayınlanmış yazılarını da paylaşıyoruz okurumuzla. Femtrak’tan da kaynak gösterilerek yayınlanması mutlu ediyor bizi. Kadromuz zengin ve yeni katkılarla daha da zenginleşiyor.
Son iki sayıdır, aramızda anlamlı çizgileriyle düşündüren bir kalemimiz var. Mustafa Kurmalı. Hep çizsin istiyor insan. Keşke ben de çizebilseydim diyorum her bakışımda karikatürlerine.
Bu sayıda araştırmacı bir yazar arkadaşımız daha, Hülya Duman, “En Güzel Aşk Mektupları” yazısıyla katıldı bize. Mektup konusu benim de ilgi alanımda. Çok yazarım mektup ama elyazısı ile. Sanal dünya için mecburen dijital ortama taşıyoruz mektupları. Bir kaç sayıdır, Tijen Savaşkan ile Zehra İpşiroğlu’nun “Feminist Mektuplar”ını da yayınlıyoruz.
Geri dönüp baktığımda ne kadar yol aldığımızı görüyorum. Çok değerli yazarlarımız var. Her sayıda daha da kaliteli çıkmaya çalışıyoruz karşınıza. Ama ciddi bir sorunumuz var. O da Femtrak’ı yeterince tanıtıp, duyuramamak. Bu, profesyonel bir iş. Bizim ise paramız yok. Hepimiz gönüllü çalışıyoruz. Bir ara reklam alalım dedik. Olmadı. Bu işler nasıl yapılır, onu da bilmiyoruz. Teknik sorumlumuz İnci, elinden geleni yapıyor ama elbette ki yetmiyor. Keşke birileri çıksa da “ben size bu konuda katkıda bulunurum” dese. Yeni yıl, yeni umutlar. Kim bilir biri bize el uzatır belki.
2023’ün kucağında güzelliklerle, sağlıkla, barış, demokrasi, adalet ve eşitlikle geleceği umudumu hiç kaybetmedim. Kadın cinayetlerinin, cinsel tacizin olmadığı, çocuklarımızın iğrenç adamlara teslim edilmediği; ırk, dil, din, cins ayrımının yapılmadığı ve çocuklarımızın yatağa aç girmediği günlerde buluşmak üzere… Sevgilerimle…