Meğer ne çok küçük şey varmış birlikte yapacakken sonra bakarız deyip yapmaya hep üşendiğimiz
Dünkü aklımda böyle düşünür böyle yakınırdım
Ama şimdi şu anda tam buradaki aklım iyi ki öyle olmuş diyor
Ancak tanıdık kendimizi
Ancak sahiplenebildik birbirimizi
İyi bir dostluktan sonra evlenmeye karar verdik
Düşünsene güzel kadınım hiçbir şey olmadan otlar gibi uzayıp gidecektik
İnsanlar bizi mutlu mesut hali vakti yerinde zannedecek onlara iyi bir görüntüden başka bir şey olmayacaktık
Fakat biz ot gibi olmaya devam edecektik farkına varmadan hep uzayan
Oynatmadık tek bir taş bırakmadık yerinde
Hatta bugün uslu uslu oturan taşlarımız huzurunu dünkü depreme borçlular
Artık o boşa geçmiş yıllara ve o yılların içindeki hiçbir şeye üzülmüyorum
Zira biz o yıllardan olduk
O yıllardan geçmesek olmazdı
İyi ki yanılarak yenilerek yorularak da olsa geçmişiz o yıllardan
Bugünkü sükunetimizi senin yıkıcı enerjine borçluyuz güzel sevgilim
Kadının yıkıcı dişil enerjisi tanrısaldır dolayısıyla var etmeye yapmaya doğrudur
İçinde yeniden inşa etmeyi barındırır
Bir şeyi bitirirken başka bir şeyi başlatmayı vaat eder
Erkeğin ortadan kaldıran kaybeden yok eden eril enerjisine benzemez
Bu yüzden kadınlar yeryüzünün tanrısıdır
İşte bundan ötürü kadının evi mabedidir insana
Yatağı cennet sessizliği Araf yokluğuysa cehennemin ta kendisidir
